29 Kasım 2008 Cumartesi

Umuda Yolculuk...

Derbiye saatler kaldı klasiği ile başlayalım. 8 de uyanıp 9'da Beşiktaş'ta olurum, bilet işlerini azalan umudumla kovalarım diyordum ama haftasonu miskinliği kanıma işlemiş artık. Atkı, forma erken saatte Beşiktaş'ta olmakta fayda var. Kadıköylü Beşiktaşlıların sık sık yaptığı bir Fenerbahçe maçı geleneğidir aslında bu. Oradan toplu gelindiğinde aldığınız haz başka birşey. Dün satışa çıkan biletler için stada koşanların yüzde 60'ı bilet alamadan evlerine geri döndüler. Karaborsa şu memlekette makine düzeninde ve aksamadan işleyen tek yapı. Helal olsun en ufak boşluk vermiyorlar. Bu yüzden karaborsa dün gece itibariyle 200 YTL'den kapısını açıyordu. 66 YTL'lik bilete 200 vermek akıl işi değil tabii ki. Bunları bile bile Beşiktaş'a gidecek bileti olmadan oradaki atmosferi koklayacak çok insan olacak Beşiktaş'ta. Dün gece bilet için birbirlerini vuranlar bile olmuş. Yani bilet bulmak neredeyse imkansıza yakın. Ya cukkan sağlam olacak ya da tribünde tanınacaksın, yoksa bizim gibi biletix sıralarında karaborsacılar umudunu kesiyor. Birazdan cebimde foto makinesi, boynumda atkı Beşiktaş'a geçip umuda yolculuk başlayacak. Çok maç bilirim bilet bulamadığım için geri döndüğüm ama böyle büyük maçlarda ve bu yaşta geri dönmek daha bir acı olur heralde. Maça gelince... Umut gönlümün ekmeği umar ha umar umar umar...

Hiç yorum yok: